SANLAB Kurucu Ortağı Salih Kükrek: Eğitimde dönüşüm olmadan sanayi kesinlikle dönüşemez
Eğitimin bir dönüşüme ihtiyacı olduğunu vurgulayan SANLAB Kurucu Ortağı Salih Kükrek, bireyin merkezde olduğu zenginleştirilmiş eğitim ortamlarının kullanımının artması ile ülkemizde bu hedeflere ulaşılabileceğini ifade etti.
Türkiye’nin 56 ilinde 240’tan fazla noktada eğitimde dijital dönüşümü başlatan SANLAB, birçok meslek dalı için yeni nesil öğrenme teknolojileri geliştirdiklerini anlattı. Eğitimin bir dönüşüme ihtiyacı olduğunu vurgulayan SANLAB Kurucu Ortağı Salih Kükrek, bireyin merkezde olduğu zenginleştirilmiş eğitim ortamlarının kullanımının artması ile ülkemizde bu hedeflere ulaşılabileceğini ifade etti. Kükrek’in eğitimde dönüşüm konusundaki görüşleri ise şöyle:
“Biz ‘eğitimde dönüşüm’ veya ‘sanayide dönüşüm’ gibi sözler dile getirdiğimizde aslında bir zihniyet dönüşümünden bahsediyoruz. Bir tarafta eğitimi bizzat gerçekleştiren yani iş gücünü yetiştiren ve arz eden üniversiteler, meslek liseleri veya K12 dediğimiz muhtelif eğitim kurumları söz konusu. Diğer tarafta ise iş gücünü talep eden TOBB ve OSBÜK çatısı altındaki sanayiciler veya hizmet sektörü. Genel olarak yaşanan sorunları bu iki kesimin gereksinimlerinin birbirini karşılamadığı şeklinde ifade edebiliriz. Sanayicilerimiz yıllardır kaynak operatörü bulamamaktan yakınırlar.
Bunun için bazı adımlar atılır ancak halen yeterli sayıda kaynak operatörü bulunamaz. Birçok meslek için bunu söyleyebiliriz, en çok aranan meslekler listesi yıllardır değişmez, sürekli aynı mesleklere ihtiyaç olduğu halde bir türlü yeterli sayıda yetkin işgücü arzı oluşturulamaz. Hem ülkemizde hem dünyada bu sorunu çözmek için çeşitli politikalar ve teşvikler geliştirilmiş olsa da kalifiye eleman bulma sıkıntısı halen aşılamamıştır. Dolayısıyla bu şikâyetleri sadece dile getirmekle kalıyoruz. Eğer zamanında eğitim yatırımı yapılmaz ise geleceğin meslekleri olan elektrikli araç bakım teknikerlerini bulma konusunda da sorun yaşanacaktır.”
Sanayicinin ihtiyaç duyduğu meslek dallarıyla alakalı bir yetişme tarzına ve yeni bir yaklaşıma ihtiyaç bulunduğunu da hatırlatan Kükrek, biz genel olarak eğitimin bir dönüşüme ihtiyacı olduğunu ifade ediyoruz, dedi. Okul merkezli bir yaklaşımdan birey merkezli bir yaklaşıma hatta öğretmenin ve öğrencinin birlikte öne çıkacağı yeni bir yaklaşıma ihtiyaç bulunduğunun altını çizdi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eğitimde dönüşüm olmadan sanayi kesinlikle dönüşemez. Sanayi Devrimi’nden beri uygulanan eğitim sistemi ile yetişmiş insan kaynağının sanayiyi dönüştürmesi beklenemez. ‘Sanayi Devrimi’ yerini ‘Endüstri 4.0’ veya ‘Toplum 5.0’ gibi yaklaşımlara bırakmış ise mevcut eğitim ve okul modeli de değişmelidir. Dünyanın son yüzyılına baktığımız zaman sadece birkaç ülke bu dönüşümü yaşamış ve dünyadaki süper güçler ya da ileri devletler konumuna erişmişlerdir. Finlandiya, Kore ve İsrail; eğitimde dijital dönüşümü başarıyla uygulayan ülkeler arasındadır. Bu ülkelere baktığımızda; kuzeyde, güneyde ve doğuda konumlanmışlardır. İklimleri, konumları ve inanışları farklı olan bu ülkelerin tek ortak noktası eğitimde dönüşümü başlatmış olmalarıdır. Buradan coğrafya kaderdir sözünün anlamını yitirdiğini görmüş oluyoruz. Kader olan coğrafya değil, zihniyettir. Bu yüzyılda da büyük ihtimalle yine üç ya da dört ülke sayabileceğiz. Ümit ediyorum ki, bu yüzyılda eğitimde dönüşümü gerçekleştiren ülkelerden biri olabiliriz. İnsanımızla ve insan kaynağımızla, dünyaya yön veren ülkelerden birine dönüşebiliriz.”
